İdari Para Cezasının İptali Kulaçoğlu Hukuk Bürosu
6.1 Taşıma Ücretleri ve ilgili Ücretlere ilişkin faturalar prensip olarak fatura tarihinden itibaren 30 gün içinde, kesinti veya mahsup yapılmaksızın ödenecektir. Belirli ülkeler için, farklı bir ödeme vadesi geçerli olabilir; ayrıntılar talep üzerine sunulabilir. Bununla birlikte, TNT herhangi bir Ücretin peşin ödenmesini isteme hakkını saklı tutar. Aksi kabul edilmedikçe, TNT prensip olarak tüm Gönderileri tahsilat tarihinden sonra, haftalık olarak fatura edecektir. TNT yakıt ek ücretini ve tnt.com’da belirtilen diğer ek ücretleri zaman zaman ve bildirimde bulunmaksızın değerlendirme ve revize etme hakkını saklı tutar. Söz konusu revizyonların süresi ve tutarı TNT tarafından belirlenecektir. Gönderen, TNT’ye bir Gönderi sunarak, o sırada yürürlükte bulunan ek ücret(ler)i ödemeyi kabul eder.
5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun “İtibarın korunması” başlıklı 74. Maddesinde bulunan; “Bu Kanunun 74 üncü maddesine aykırı davrananlar bir yıldan üç yıla kadar hapis ve bin günden ikibin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.Yukarıdaki fıkrada yazılı fiil neticesinde özel veya kamusal bir zarar doğarsa verilecek ceza altıda bir oranında artırılarak hükmolunur.” hükmüyle de 74. Maddeye aykırılık teşkil edecek davranışlar suç olarak düzenlenmiştir. AYİM bir kararında; davacının, bir mesajın yanlış silsile ile iletilmesi nedeniyle Komutan Yb. A…’nın kendisini çağırarak bu konu ile ilgili uyarıda bulunduğunu, birkaç hafta içinde Yb. Kanaatimizce bu karar gerekçesine de katılmak mümkün değildir. Kararda AİHM kararının kişisel olduğu, muhatabının da idari makamlar olduğu, AİHM kararına dayanılarak yargısal denetim yapılamayacağı belirtilmektedir. Halbuki oda hapsi cezasının kişi özgürlüğünü sınırlayan bir ceza olduğu sonucuna, sadece AİHM’nin yorumu ile değil, AsCK’nun 19., 21. İç hukukumuz oda ve göz hapsi cezalarını hürriyeti bağlayıcı ceza olarak kabul etmiştir. Maddesi gereği Sözleşmeye aykırı şekilde özgürlüğü sınırlanan kişilerin mahkemeye başvurma hakları bulunmaktadır. AYİM bu kararında adeta çatışmanın, iç hukuk normlarıyla AİHM’nin yorumu arasında olduğunu ve AİHM’nin yorumunun iç hukuk normlarını etkisiz kılamayacağını ifade etmektedir. Maddesini hiç dikkate almayarak hatalı bir sonuca ulaşmıştır.
Maddesinin ikinci fıkrasında[60], Merkez Ceza Kurulu’nun[61] doğrudan[62] ya da itirazen[63] verdiği kararların kesin olduğu hükme bağlanmıştır. “Spor faaliyetlerinin denetimi ve düzenlenmesi görevi bir kamu hizmeti olarak idareye verilmiştir[50]”. “3289 sayılı Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü’nün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun[51]” ile kurulan GSGM, Devlet Bakanlığı’na bağlı[52], katma bütçeli[53] ve tüzel kişiliği haiz bir “kamu kurumu”dur. İki yıllık parti-spor birlikteliğinin ardından sporun yönetimini devlete vermek üzere başlayan çalışmalar, 1938’de Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü’nün kurulmasıyla sonuçlanmıştır[43], böylece sporda sorumluluğun valilerden köy muhtarlarına kadar yayıldığı bir dönem başlamıştır[44]. Başbakanlığa bağlı bir kuruluş olarak kurulan BTGM, 1942’de Milli Eğitim Bakanlığı’na, 1960’da tekrar Başbakanlığa bağlanmıştır. Bu dönemde, beş yüzden fazla işçi çalıştıran işyerlerine spor tesisi kurma zorunluluğu getirilmiş, gençlere spor kulüplerine girmek ve boş zamanlarında beden terbiyesi faaliyetinde bulunmak zorunlu tutulmuştur. Spor işlerinin bakanlık düzeyinde ele alınması ilk kez BTGM döneminde gerçekleştirilmiş[45] ve yine bu dönemde spor ilk kez Anayasa’da yer almıştır[46]. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun “Millete ve Devlete karşı işlenen suçlar” başlıklı Dördüncü Kısmının “Kamu idaresinin güvenirliğine ve işleyişine karşı suçlar” başlıklı Birinci Bölümünde düzenlenen görevi kötüye kullanma suçu, ancak görevinden kaynaklanan yetkilerini kötüye kullanan kamu görevlisi tarafından işlenebilir.
İfade hürriyetine getirilen kısıtlamaların, Mukayeseli Hukukta iki ortak ve bir de ülkelere göre değişen sebepleri vardır. Ortak kısıtlama sebepleri; cebir, şiddet, tehdit ve terör faaliyetleri ile amaçlarını destekleyen açıklamalar ve hakaret ile iftira içerikli söz ve yazılarken, ülkelere göre değişkenlik gösteren veya bazı ülkelerde suç olarak kabul edilmeyen devletin ve milletin egemenlik alametleri ile organlarının saygınlığına karşı işlenen suçlardır. Anayasa Mahkemesi’ne göre; “Anayasa; Devlet yapısının temelidir. Devlet kuruluşlarının yapısı ve düzeni, bu kuruluşların yetkileri ve birbirleriyle olan ilişkileriyle karşılıklı durumları devlet ve kişilerin haklarıyla ödevleri, bu hukuksal yapının bütününü oluşturur” . Bu yazıda tartışma konumuz; tutuklu sanığın temyiz incelemesinin duruşmalı yapılması halinde SEGBİS, yani uzaktan eşzamanlı sesli ve görüntülü yöntemle duruşmaya katılıp katılamayacağı, 2. Fıkrada öngörülen yasağın SEGBİS’i de kapsayıp kapsamadığı, bunun sanığın savunma hakkını zedeleyip zedelemeyeceği veya dürüst yargılanma hakkına aykırı olup olmayacağı değil, 299. Fıkrasında düzenlenen duruşmalı inceleme sınırlamasının tatbiki ile sınırlı olacaktır. Maddesine göre; “Zilyedinin rızası olmadan başkasına ait taşınır bir malı, kendisine veya başkasına bir yarar sağlamak maksadıyla bulunduğu yerden alan kimseye bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilir”.
- Görüldüğü üzere, çoğunluğun yok hükmünde saydığı cezayı azınlık hukuka uygun görmektedir.
- Bu yazıda; uyuşturucu madde ticareti suçuna ilişkin yürütülen soruşturmalarda, kolluk tarafından, 2559 sayılı Polis ve Salahiyet Kanunu (PVSK) ek m.6/3 tarafından tanınan yetki ileri sürülerek, ilk yakalanan kişinin telefonuna gelen mesajların okunması veya kişinin telefonuna gelen çağrının yanıtlanmasının sonuçları incelenecektir.
- Bölümde belirtilen yasal dayanağın (ayrıca), Kişisel Verilerin TNT’ye, iştiraklerine, şubelerine, danışmanlarına, denetçilerine veya TNT tarafından Avrupa Ekonomik Alanı (“EEA”) içinde ve dışında herhangi bir ülkede, bu Koşullar kapsamında Gönderene karşı yükümlülüklerini gerçekleştirmek için görevlendirilen üçüncü şahıslara devrine imkan sağladığını beyan eder.
H) Medya hizmet sağlayıcılarının sunduğu yayın hizmetlerinde ve platform, multipleks, altyapı işletmecileri ile verici tesis ve işletim şirketinin sunduğu hizmetlerde bu Kanuna ve ilgili diğer mevzuata aykırılık tespit edilmesi veya yayın lisansı şartlarına uyulmaması hâlinde gerekli müeyyideleri uygulamak. Ğ) Medya hizmet sağlayıcılarının yayın hizmetlerinde yer verecekleri koruyucu sembol sistemi ile ilgili usul ve esasları belirlemek. D) Radyo, televizyon ve isteğe bağlı yayın hizmeti sağlayıcı kuruluşlardan alınacak yayın lisans ücretleri, karasal ortamdan sunulacak yayın hizmetleri için yıllık televizyon kanal, multipleks kapapin up casino güncel giriş ve radyo frekansı kullanım ücretleri ile platform, multipleks, altyapı işletmecileri ve verici tesis ve işletim şirketinden alınacak yayın iletim yetkilendirme ücretini belirlemek. (3) Üst Kurul, bu Kanunda ve 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununda belirtilen usul ve esaslar çerçevesinde kendisine tahsis edilen malî kaynakları görev ve yetkilerinin gerektirdiği ölçüde, kendi bütçesinde belirlenen usul ve esaslar dâhilinde serbestçe kullanır. (3) Multipleks işletmecileri, Üst Kurulca durdurulmasına karar verilen yayınların iletimini Üst Kurul kararının tebliğini takiben derhal durdurmak zorundadır. Yapılan tebliğe rağmen bu yayınları iletmeye devam eden multipleks işletmecilerinin yayın iletim yetkisi, Üst Kurul tarafından iptal edilir ve bu durum Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumuna bildirilir. (2) Şirket devir veya birleşme işlemlerinden önce Üst Kuruldan gerekli bilgi ve belgelerle izin alınması ve devir veya birleşme işleminin gerçekleşmesinden sonra otuz gün içinde Üst Kurula bildirimi zorunludur. C) Medya hizmet sağlayıcı kuruluşların hisseleri nama yazılı olmak zorundadır.
Norm çatışmasının niteliği açıklığa kavuşturulduktan sonra yeni bir sorun ortaya çıkmaktadır. Yasa – Sözleşme çatışması halinde hangi kurala üstünlük tanınacağı Anayasada açık bir şekilde düzenlendiği halde Anayasa-Sözleşme çatışması halinde hangi kurala üstünlük tanınacağı düzenlenmemiştir. – Hizmete ilişkin olanlar dışında hiçbir ziyaret kabul edemezler. – Resmi daire, kışla, eğitim alanları ile sair yerlerdeki hizmetlerine devam ederler. Disiplin cezalarının infazı için bir üst amire yapılan şikayetin sonucunun beklenmesi gerekmez[247]. Ayrıca disiplin amirleri zaruret hallerinde cezanın sonraya bırakılmasını veya fasıla ile infazını emredebilir[249]. 4551 SK’la yapılan değişiklik öncesi aylık kesilmesi cezası, maaş kat’ı adıyla ve kesinti oranları en az 1/10, en çok 1/4 olarak uygulanmakta idi.
Suçun cezasının üst sınırı 10 yıldan fazla veya özel bir düzenleme ile başka bir mahkeme görevli değilse, görevli mahkeme asliye ceza mahkemesidir. (2) Toplu taşıma araçlarında tütün mamulü tüketen kişiye, elli Türk Lirası idari para cezası verilir. Kabahatin özel hukuk kişileri tarafından işletilen toplu taşıma araçlarında işlenmesi halinde bu ceza ilk başvurulan kolluk birim yetkilileri tarafından verilir. Kamuya ait toplu taşıma araçlarında işlenmesi halinde idari para cezası verme yetkisi bakımından birinci fıkra hükmü uygulanır. Bu yargı yolu tercihinin uzun vadede idari yargıyı zaafa uğratacak bir tercih olduğunu da vurgulamak gerekir. Maddesinin yeni hali (5560 SK ile değişik) için AYM’ne yapılan başvuruda da benzer kaygılar dile getirilip, “AYM’nin önceki iptal gerekçesinin dikkate alınmamasına kuvvetler ayrılığı ilkesiyle çeliştiği, yargı ayrılığı rejiminin ihlal edildiği, yasa koyucunun adli cezaları idari cezaya dönüştürme teamülüyle çeliştiği, bu manada 3. Madde ile getirilen sistemin Anayasaya aykırı bir nevi ‘kaza’ olduğu, uzun vadede idari yargının işlevsiz-etkisiz hale getirilebileceği”[51] görüşlerine yer verilmiştir. Burada düzenlenen cezalandırma yetkisinin belediye ile ilgisi bulunmamaktadır. Ancak en başta ifade ettiğimiz gibi ilk kabahat türü olan “emre aykırı davranış” torba bir madde olup, birçok fiil bu madde ile irtibatlandırılabilir.